TaylorM Admin
Mesaj Sayısı : 135 Kayıt tarihi : 12/08/09 Yaş : 29
| Konu: Anne, Baba Çok Alemsiniz! Perş. Ağus. 13, 2009 12:37 pm | |
| Sizinkiler çoğu zaman seni eleştiriyorlar, değil mi? Ama aslında onların da çok komik davranışları ve alışkanlıkları var. İstersen bu yazıyı, onlara da okut, bakalım, ne diyecekler:)
AH BABA, AH! Kumanda hep sende ama Televizyonun kumandası her zaman babanın elindedir. Hakimiyetini kimselere vermez ve sürekli kendi istediği televizyon programlarını izler. Eğer fırsatı bulunur ve kumanda bir şekilde ondan kaçırılırsa da kalkıp yatmaya gider. Çocuk gibi de küser:)
Seni kimseyle paylaşamaz Bir baba, kızını kimseyle paylaşmak istemez. Her zaman, sadece, en çok onu sevmeni istediği için, özellikle yakın erkek arkadaşlarından nefret eder. Eğer erkek arkadaşlarını sevmesini istiyorsan, babanla ne kadar ortak noktaları olduğundan bahsetmelisin. Bu baya işe yarayabilir.
Telefon sohbetini kısa keselim Eğer evden uzaktaysan, baban asla telefonda seninle uzun süre konuşmaz. “Nasılsın; ben de iyiyim” dedikten sonra telefonu hemen anneye havale edip ona da kısa kesmesini tembihler. Ne de olsa telefon faturası çok gelmemeli, değil mi?
Harçlığa biraz zam almak! Paramızın neden yetmediği ve neden hemencecik bittiği konusunda sürekli nutuk atmaya bayılır. Oysa bir ojenin, kuaförün kaç para olduğu konusunda en ufak fikri yoktur. O yüzden parayı nereye harcadığını bir türlü anlayamaz. Eğer hala bu konuda onu ikna edemediysen, aldığın şeylerin faturasını babana iletebilirsin. Görsün bakalım, bir genç kız olmak, sandığı kadar kolay bir şey değil:)
Dışarıda yemek mi yesek? “Haydi, size dışarıda yemek ısmarlamayım” ile başlayan bir cümle hoş gibi görünse de, bir restorana gidip oturduğunuzda birden durumun pek de iç açıcı olamayacağını kavrarsın. Çünkü garsona bahane bulur, yemekleri beğenmez, yiyeceklerin neden bu kadar pahalı olduğu konusunda restoran sahibiyle tartışır… Sonra da bunun için harcadığı para konusunda pişmanlıklarını sıralar. Ama neyse ki ortamı yumuşatmak için sonra güzel espriler yapar da keyfiniz yerine gelir:)
AH ANNE, AH! Temizliğe yardım etmek! Biz kızların annelerimizle her zaman daha fazla sorunu olmuştur. Bu da genellikle geleneksel görev sorumluluklarımızın ortak olmasından kaynaklanır. Örneğin her pazar haftalık ev temizliği yapılır. Sen odanda güzel güzel müzik dinlerken, yüksek oktavlı bir ses ismini haykırır ve seni bu rüyadan uyandırır. “Mobilyaların tozunu al, daha sonra bulaşıklara yardım et, yerleri sil, odanı topla, kirlileri sepete at, ocakta yemek var onu bir karıştır, daha camlar da silinecek, haydi ben sileyim sen kurula…” gibi sonu gelmez kakılmışlık faaliyetleri tatil günü için ne kadar da iç açıcıdır! Ama madem bu işler yapılacak, önce Pazar günlerinden nefret etmemeye çalış sonra da bir an önce hepsini hallet ki, kendine ayıracak vaktin kalsın:)
Kıyafetlerimi kendim seçebilsem
Her zaman kendisi gibi giyinmeni ister. Mini etek, düşük bel pantolon ve body’ler, özellikle tartışma konusudur. “Sonra konu komşu ne der?” sendromuyla başa çıkabilmek için büyük bir çaba sarf etmek gerekebilir. Ama herkesin kızının aynı kıyafetleri giydiğini kanıtlarsan sorun yok. İstersen bir iki arkadaşının telefonla fotoğrafını çek, ne dersin:)
İzin almak büyük dert!
Örneğin arkadaşının evindeki pijama partisine katılacaksın “Aman kızım, bal kabağına dönüşmeden saat 12’den önce evde ol” repliğini her zaman duyarsın ki eğer partiye gitme şansını elde edebildiysen! Ayrıca, saat daha 11 olmadan “Nerede kaldın?” telefonuna da maruz kalacağın neredeyse kesindir. Olsun, sen yinede gittiğin yerde eğlenmene bak, bal kabağına dönüşmenin imkansız olduğunu nasıl olsa sen biliyorsun:)
Bayram şenliği çok eğlenceli Her bayram büyüklerimizi ziyaret edip onların elini öpmeliyiz. Bu güzel bir şeydir esasında! Fakat ömrü hayatında hiç görmediğin annenin büyük annesinin torununun kızının kuzenini tanımak zorunda kalabilirsin:) Üstelik senden büyük olan herkesin elini öpmek zorunda olduğun gerçeğini de düşünürsen, bayramlar gerçekten çok şenliklidir.
Altın günlerini unutmayalım
Eğer annen altın günlerinin vazgeçilmez üyesiyse yandın demektir! Çünkü seni de bir şekilde bu günlere sürükler. Eğer güne gitmen kaçınılmazsa, olayın tadını çıkarmaya bakmalısın:) Örneğin orada mahallenin tüm dedikodularını öğrenebilirsin. Kimin kızı, kiminle çıkıyormuş, kim hangi okulu kazanmış, hatta senin o beğendiğin yakışıklı var ya acaba kime aşıkmış? Bilmek istediğin ve istemediğin tüm bilgilerle donatılmış bir şekilde, hiç de tahmin edemeyeceğin kadar eğlenerek günü noktalayabilirsin. Belki de annenin alacağı altınlardan birini de talep edebilirsin:) Güne katılmanın karşılığı olarak tabiî ki:) | |
|